Geçen sayımızda İtalya’nın tarihi M.Ö.300’lü yıllara uzanan Toskana bölgesinde ki gezimizi farklı özelliklere sahip Siena’da noktalıyoruz.

Siena bozulmamış Gotik karakteristiği ile İtalya’nın ve Toskana yöresinin ortasında Etrüsklüler tarafından bir tepe üzerine kurulmuş sevimli bir şehir.

Şehrin iç kısımları ortaçağdan kalma yapıları ile dikkati çekiyor. Bu alanların trafiğe kapalı olması şehrin gezip görülmesini oldukça keyifli bir hale getiriyor.

Bütün bu eski binalar ve değerli sanat eserleri Siena’nın geçen yüzyıllardan kalma zenginliğini yansıtmakta.

Eski Roma döneminde toplantı ve pazar yeri olan Piazza del Campo (Campo alanı) şehrin tam ortasında yer almaktadır. İnşa edilmesinden bu yana idamlarla birlikte şehrin boğa güreşleri, palio yarışları, festivaller gibi sosyal aktivitelerin de yapıldığı bir yer olmuştur. Yaklaşık 90 dakika kıran kırana bir mücadele olan Palio yarışları günümüzde de hala devam etmekte ve senede iki kez düzenlenmektedir.

Campo alanını çevreleyen "Palazzo Pubblico" (Saray) ve "Torre del Mangia" (Mangia Kulesi) Siena’nın en ünlü yapılarıdır. Binaların içi daha sonra ünü bütün dünyaya yayılmış olan Siena resim ekolünün ressamları tarafından yapılmış resimlerle süslenmiştir.

102 Metre yüksekliğinde bir çan kulesi olan Torre del Mangia 1325-44 yılları arasında inşa edilmiştir. Çan kulesinin manzarası gerçekten görülmeye değer.

Roma devri çeşmelerinin en güzellerinden birini barındıran ve yaz geceleri bir açık hava oturma odasına dönüşen bu meydanda yer alan kafelerin birinde mutlaka oturmalı, canlı müziğin eşliğinde ortamın keyfini çıkartmalısınız…