| |
| |
"Nalan YILMAZ - Doğanay SEVİNDİK"
Nikah Fotoğrafı Yarışması
07.08.1994
"Ben bir fotoğrafçı ile evleneceğim ..." diye kararımı vermiştim.
Annemin evlenmem için bulduğu kızları; sor bakalım fotoğraf çekiyor mu? deyip kibarca reddediyordum.
Dileğim kabul oldu...
Nalan ile AFSAD'ın 1993 yılında düzenlediği Kaş-Kalkan gezisinde tanıştık ve bir yıl sonra evlenme kararı aldık. Nikahımızı alışılagelmiş nikah törenlerinden farklı bir şekilde yapmaya karar verdik. Fotoğraf benim için bir yaşam biçimidir. “Nikah Fotoğrafı Yarışması”, yaşam biçimim haline gelen fotoğraf sevgimin bir yansımasıdır. Fotoğraf üzerine kurulu bu evlilikte, düzenlediğimiz bu fotoğraf yarışması ve fotoğraf sergimiz nikah törenimizi unutulmaz kıldı.
Nikah Fotoğrafı Yarışması için Fotoğraf Dernekleri Çalışma Kurulu - FDÇK'dan izin ve destek numarası aldık: 1994/17
Yarışmanın konusu: Nikah töreni idi. Yarışmaya katılan fotoğraflar, nikahımızda çekilen fotoğraflardı.
Yarışmaya katılma koşulu: En fazla 5 adet, siyah/beyaz veya renkli fotoğrafla. Fotoğraf boyutu: Kısa kenarı en az 18cm, uzun kenarı en fazla 40cm. Nikah salonu, Foto Muhabirleri Derneği’nin salonuydu. (Derneğin salonu o tarihte Zafer Çarşısı’nın üst katındaydı. Nikahtan bir ay sonra da taşındılar.)
Davetiyemiz fotoğraflı idi. Davetiyenin ön yüzünde, Nalan'ın elinde bebek tutan çocukluk fotoğrafı ile benim ilkokul diploması için çekilmiş vesikalık fotoğrafım vardı. İç sayfada ise, sevgili arkadaşımız Sebahatdin ALAÇAM'ın Kurtuluş Parkı’nda çektiği fotoğrafımız vardı.
Davetiyenin ön yüzündeki çocukluk fotoğraflarımız hakkında ilginç yorumlar geldi:
"Çocuklar sizin mi? Nikahı yeni mi yapıyorsunuz?”, “Çocuklar okula yazılacak galiba. Nüfus cüzdanı mı lazım oldu?” diyenler oldu. Bazılarına o fotoğrafların bizim çocukluğumuza ait olduğunu anlatmamız zor oldu.
Nikah davetiyemizde şöyle yazıyordu: "EVLENİYORUZ ... Nikah törenimiz ve fotoğraf sergimizde sizleri de aramızda görmekten onur duyarız." Nalan YILMAZ - Doğanay SEVİNDİK
Aileler için ayrıca, üzerinde çiçek kabartması olan klasik davetiyeler de bastırdık.
Önceleri bizimkilerin pek hoşlarına gitmemişti ama sonra onlar da fotoğraflı davetiyeleri dağıttılar. Davetiyemizi ve nikah şekerimizi halen vitrinlerde görünce mutlu oluyoruz.
Nikah şekeri, Nalan'ın önerisiydi. Samanpazarı'ndan ip, boncuklar, küçük ziller ve naylon torbalar aldık. Şekerleri, "Nalan-Doğanay Teşekkür eder. 07.08.1994" yazılı kağıtlar ile naylon torbaların içine koyup çikolata ile birlikte ikram ettik.
Fotoğraf sergisi ise, Nalan ve bana ait 30 fotoğraftan oluşuyordu. Salona girenlerin yüzlerindeki şaşkınlığı hissedebiliyorduk. Nikaha mı, yoksa fotoğraf sergisine mi geldiler önce anlayamadılar, ancak bir süre sonra ortama alıştılar.
Üzerinde "Nikah Hatırası" yazan büyük bir bez afiş yaptırdım. Bez afiş önüne, bir kahvehaneden kapora karşılığı aldığımız iki tane ahşap sandalyeyi koyduk. Ahşap kutulu antika fotoğraf makinesini de nikah şahidimiz İbrahim DEMİREL hoca getirdi. Diğer şahidimiz ise Uğur BİLGE ağabeyimiz idi. Yazmıyor! Evlenme defterini imzalarken “Kalem yazmıyor!” diye bağırdım. Çocukluk arkadaşım Altan masaya bozuk para attı. “Bu para az, kalem yine yazmıyor!” dedim. Sen misin bunu diyen! Masaya yağmur gibi bozuk para yağdı. Paralar kafamıza gelmesin diye ellerimizi başlarımızın üstüne koyduk. 105.500 lira , 1 kuruş, 1 Romanya Leo ' su, 50 Penıng para toplanmıştı. Toplanan bu uğurlu paraları dağıttığımız tüm bekarlar evlendi! Salon içinde para yağmuru, dışarda yoğun bir yaz yağmuru vardı. Jüri üyeleri, Nalan ve bendim. İkimiz de ilk kez jüri üyeliği yapıyorduk. Heyecanlıydık...
Yarışmanın ödül törenini ve yarışmaya katılan fotograflardan oluşan sergiyi de Gençlik Parkı’nda bulunan Sanat Kurumu'nda gerçekleştirdik.
Plaketler, Nalan tarafından ahşap üzerine yakma yöntemi ile özel olarak hazırlandı. Siyah beyazda birincilik ödülü sahibine Nalan'ın, renkli baskıda birincilik ödülü sahibine ise benim fotoğrafımı plaketlerle birlikte hediye ettik. Ödül törenine TRT de geldi. Gece haberlerinde bizimle yapılan röportaj ve sergiden görüntüler yayınlandı.
Herşeyi ile farklı bir nikah töreni düzenledik. Bugün bu satırları yazarken bile aynı heyecanı hissediyorum. Nikaha gelen davetliler de şaşkınlıklık içinde idi. Bir yanda fotoğraf sergisi diğer yanda gelin damat ve fotoğraf çeken bir çok fotoğrafçı... Bugun bile halen sizin nikahınız çok farklıydı, bugüne kadar böyle bir nikah görmedik diyorlar, biz de görmedik...
Bu evliliğin iki meyvesi oldu. Kızımız Simay 12 yaşında, oğlumuz Alim Barış 5 yaşında.
Fotoğraf sanatı adına Türkiye'de bir "ilk" i gerçekleştirmenin mutluluğunu ve onurunu yaşıyoruz.
Yarışmaya katılan fotoğrafçı dostlarımıza ve kataloğun yayınlanmasına maddi destek veren herkese teşekkür ederiz.
Saygılarımızla
Nalan Yılmaz SEVİNDİK - Doğanay SEVİNDİK
22.09.2008
|
"Bekarlığa Veda" İlhan ATEŞ - Birincilik Ödülü
| |
|
"Vazgeçme" Barış KÖSE - İkincilik Ödülü
| |
|
"Hatıra" Gürsel GÖKÇE - Üçüncülük Ödülü
| |
|
"Nerede Gelin ve Damat?" İlhan ATEŞ - Sergileme
| |
| | |
"Kritik An" Gürsel GÖKÇE - Sergileme
| |
"Son Tebessüm mü?" Barış KÖSE - Sergileme
| |
|
"Çiçekler" Dursunali SARIKOÇ - Birincilik Ödülü
| |
|
"Nerede Bu Damat?" Sebahattin ALAÇAM - ikincilik Ödülü
| |
|
"Geleceğe Bakış" İsmail Hakkı HAYKIR - Üçüncülük Ödülü
| |
|
"Mutluluğun Parıltıları" Adnan ATAÇ - mansiyon
| |
| | |
"Ve Gelin Damat" Sebahattin ALAÇAM - Sergileme
| |
"Kaçma Gelin Kaçma" Sebahattin ALAÇAM - Sergileme
| |
| | |
"Son dakika makyajı" Sebahattin ALAÇAM - Sergileme
| |
"Çekiyoyoruuum" Adnan ATAÇ - Sergileme
| |
| | |
"Hünerli gelin yazık damat" Adnan ATAÇ - Sergileme
| |
"Bir nikah nelgeseli" Adnan ATAÇ - Sergileme
| |
| | |
"Bozuk para kargaşası" Adnan ATAÇ - Sergileme
| |
"Hüzün" Gürsel GÖKÇE - Sergileme
| |
|
"Kritik An" Gürsel GÖKÇE - Sergileme
| |
| | |
"Yazmıyor" İsmail Hakkı HAYKIR - Sergileme
| |
"Mutluluk" İsmail Hakkı HAYKIR - Sergileme
| |
| | |
"Kim Bunlar?" Erdal KARAKAŞ - Sergileme
| |
"Dayımın Nikahı" Onur ÖZCAN - Sergileme
| |
| | |
"Şimdi Ne Olacak? Dursunali SARIKOÇ - Sergileme
| |
"Çabuk Çekin" Dursunali SARIKOÇ - Sergileme
| |
| | |
"Eveeet" Hamza ŞAHİN - Sergileme
| |
"Ne dersiniz imza atayım mı?" Hamza ŞAHİN - Sergileme
| |
|
"Foto nikah" Hamza ŞAHİN - Sergileme
| |
İki fotoğraf tutkunu birbirlerinin karesine girerse ne olur? Deklanşörler çalışır, fotoğraflar üzerine tartışmalar vb. derken aynı bakaçtan bakma arzusu önlenmez bir ivme kazanır. Sonuçta imza töreni de bir foto safari olur. Bakmakta olduğunuz bu albüm, işte bu fotoğraf tutkunlarının mutlu günlerinin en özgün biçimde saptanması sonucudur. Sanatsal yaratmanın sınırı var mı? UĞUR BİLGE DARISI BAŞINIZA...
Çağımız insanı sonu gelmeyen bir yenilikler silsilesi içinde yaşıyor. Birey hem yenilikleri yakından izlemek hem de kendisi yenilikler yaratmaya kafa yormak zorunda kalıyor. Aksi takdirde başdöndürücü bir hızla yaşanan bu değişimin dışında kalacağını, "çağdışı" oluvereceğini biliyor. Özellikle bizler, fotoğraf alanındaki teknolojik gelişmenin neredeyse kameramızın deklanşörüne basma hızımızdan da ilerde olduğunu gözlemliyoruz. Son yıllarda nikah törenlerine yenilik getiren gençlerin de sayısı hızla artıyor. Davetlilere dağıtılan nikah şekerinin yerini bazen bir kitap, bazen bir fidan alıyor. Böylesi bence daha yararlı, kalıcı ve anlamlı...
Doğanay ve Nalan da nikah törenlerinde düzenledikleri fotoğraf yarışmasıyla yenilik getirmenin yanı sıra hem nikah törenlerini renklendirdiler hem de "Nikah Fotoğrafları"na yeni bir anlam kazandırdılar. Tören sırasında çekilecek siyah-beyaz ve renkli nikah fotoğraflarının katılacağı bu yarışmada jüri üyeleri Doğanay ve müstakbel eşiydi. Kazananlara ödül olarak kendi fotoğraflarını vereceklerdi. İki fotoğraf sevdalısının nikahı bir anda yarışmacı fotoğrafçıların rekabet alanına dönüştü. Heyecan, mutluluk, rekabet duygularının birbirine karıştığı böylesine coşkulu bir nikaha hiç "tanık" olmamıştım. Evet, bu nikahın resmi tanıklarından biriydim aynı zamanda. Doğanay ve Nalan, dostum Uğur BİLGE ile birlikte nikah tanıkları olmamızı önerdiklerinde çok duygulanmıştım.
Düşünün bir kez; gelin, damat, tanıklar, fotoğraflarını çekmek için yarışanlar; hepsi fotoğrafçıydı. Nikah töreni gibi sosyal bir olay bir yandan diğer nikahlarda olduğu gibi görüntülenerek belgeleniyor ama aynı zamanda usta objektifler bu mutlu anı kendi sanat anlayışlarını katarak yorumlamak için birbirleriyle yarışıyorlardı. Fotoğrafın sosyal belgesel ve artistik yönü bu nikahta en anlamlı biçimde birleşiyordu.
Elinizde tuttuğunuz bu albüm fotoğrafa bir katkı, fotoğrafın her yönüyle yaşamımızdaki yerini ortaya koyan örnek bir çalışmadır. Sevindik çiftini bu anlamlı çalışmadan dolayı kutluyor, mutluluk anlarının sonsuz albüm doldurmasını ve çalışmalarının devamını diliyorum. Darısı diğer fotoğrafçıların başına... İBRAHİM DEMİREL FOTOĞRAFÇIYA BÖYLE NİKAH YARAŞIR
Nikah, evliliğe atılan bir adım. Her gün, birçok kentte, birçok nikah töreni yapılıyor. Evlenenlerin ya da ailelerinin ekonomik güçlerine göre değişik eğlenceler düzenleniyor. Kimisi, lüks otellerin gösterişli salonlarında, görkemli bir nikah töreni yaparken, kimisi de belediye nikah salonunda, mütevazi bir törenle atıyor evlilik imzasını... Ancak birbirine benzeyen törenlerin yerine, farklılık arayışında olanlar da var.
Yarın (7 Ağustos) Pazar günü, Ankara'da farklı bir nikah töreni yaşanacak. Her ikisi de Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği (AFSAD) üyesi olan Nalan Yılmaz ve Doğanay Sevindik, Foto Muhabirleri Derneği Lokali'ndeki nikah törenlerinde, ortak bir fotoğraf sergisi açacaklar. Nikaha gelenler, evlenenlerin fotoğraflarını da izleyecekler. Daha da önemlisi, iki sanatçı, bu "mutlu günlerini ölümsüzleştirmek" için bir de "Nikah Fotoğrafları" yarışması düzenlediler... Yarışmaya katılmak isteyenler, makinalarını alıp, nikah törenine gelecekler. Burada çektikleri fotoğraflarla yarışmaya katılacaklar... Fotoğraf sanatçıları, amatörler, hem bir fotoğraf sergisi izleyecek, hem nikah törenine katılacak, hem de bugünü ölümsüzleştirmek için açılan yarışmaya katılmak amacıyla fotoğraf çekecekler.
Ne denir, başka olur fotoğraf sanatçılarının nikahı ! M.MAHZUN DOĞAN
(Dünya Gazetesi, 6 Ağustos 1994)
|