FOTO TEMEL ÖĞRETİYOR
''Foto Safari''
"Safari yeni bişe değildur. Av peşinde koşmak demektur. Boyle safarilari Afrika'da yaparlar. Vahşi hayvanatun peşinde koşar, onlari eldirurlar. Lakin, Foto Safari'da foturaf peşinde koşulur.
Biz eskiden beri Karadeniz'de Foto Safari yaparuk. Hiç unutmam, bi keresinde bizum uşaklar dediler ki; "Yarın bi safari edelum". ''Eyi" dedum. Yedi kişiyuk. Sabah erkenden kalktum. Benim kaset armalarum vardur. Sağ omuzdan negatifleri, sol omuzdan da slaydlari çaprazladum. Oldiler çerkez armasi gibi. Elume aldum uzun namluli bi makina. Belume da taktum hafif yolli bi tane, kalktuk düştuk yollara. Manzara çekeceğuk.
Bi kaç gereksuz atımdan sonra baktum ki bi gari yük getiriy. Has da bi ışık vurmiş ona.
Hemen namlujektif'i doğrulttum. Gez, göz, enstantane tamamlandi. Tetikşöre bastum. Gardaşum, üçyüzluk tele oyle bi geri tepti ki, sırt üsti düştum. Haçan ki düştum, gari beni farketti. Arkasındaki yüki attuğu gibi orağı çekti bana yollandi.
Uy Allahum, nasi kaçayrum! Daşi, yokuşi gözüm görmiy. Makinalar boynumda teke zilleri gibi biribirine çarpayi. Lakin onlari kim düşünur? Oyle koşayruk, oyle safari yapayruk ki, keyfume diyecek yok! Bi ara gözüme bi ağaç ilişti. Olan gücümlen tirmandum üstine çıktum. Gari yetişup da taşlara eğildiğunde vaziyetun vahameti daha da artti. O da yetmedi, bir de baktum ki oraklan ağaci kesiy .Ula safarida ölüp gideceğuk.
Derken arkadaşlar yetiştiler .''O eyi adamdur, eyi uşaktur, kimseye zarari yoktur. O seni çekmeydi, sen öyle sanmişsindur" dediler de gariyi defettiler. O gün kafam çaprazlama yarıldi. Deklanşör parmağum da incindi.
Bizum buralarda foto safari işleri çok tehlikelidur. RAMAZAN MANİLERİ
Fotoğrafım sanat ister
Devamlı nasihat ister
Sekreterim toktur ama
Saymanım aidat ister
Saymanın saymasına
Yüzünü asmasına
Her gün para ödedim
Yetmedi susmasına
Makinamın filmi kısa
Ne din belli ne de ASA
Cebimde para kalmadı
Karta iki pozcuk basa | | FOTOĞRAFÇI KOCALARI
İÇİN EŞLERİ NE DEDİLER?
Belgin Küçükömeroğlu
Kocam Tevfik'in her türlü makinayı rahatça kullanacak kadar bilgisi vardır. İşi gücü makinalardır. Eline bir makina alınca kendinden geçer, dünyayla ilgisini adeta keser. Ama akşam eve geldiğinde üstü, başı hep yağ içindedir. Bu yüzden zaman zaman kızdığım olmuştur. Hatta ona daha az yağlı hobiler bulmasını söylemişimdir.
Nerden makina tutkunu oldu bilemiyorum ki? Odası çeşit çeşit makinalarla doludur. Paramızın önemli bir kısmı bu makinalara gidiyor diyebilirim. Şimdi de bilyalar üzerine doktora yapmaya başladı..
Fotoğraf makinası mı dediniz.. ?! Ay, ben yanlış anladım.. Ben sanayi makinalarından söz ediyorum. Hani nerde fofoğraf makinalarıyla uğraşsa. Hiç değilse gömlek temizleme derdinden kurtulurdum.
GÖNÜL FOTOSU
-Doğu Anadolu'nun bir ilinden gelerek Trabzon'a yerleşmiş, bekar hayatı yaşayan yağız ve yalnız bir gencim. Evime taksitle buzdolabı, fritöz, fırın, şofben, mutfak gereçleri, koltuk takımlarıyla çeşitli yatak odası eşyaları aldım. Bir tek kadınım eksik. Derhal ya da uygun bir sürede evlenmek istiyorum. Adayların Fotoğraf göndermesine de gerek yoktur. Hele onlar bi gelsinler fotoğraf işini ben hallederim.
Rumuz: Daha önce Palandöken Rüzgarı dedik ya! -Trabzon sırtlarındaki villasında yalnız yaşayan Canonlu, esmer bir orta yaş genciyim. Fotoğraf beni yaşama bağlayan tek ilgi alanımdır. Mutluluğun göz göze bakışmak değil, dünyaya aynı vizörden birlikte bakmak olduğuna inanıyorum. Şimdi kırk yıllık yalnızlığımı fotoğraf meraklısı bir bayanla paylaşmak ve yalnızlık engelini mutlaka aşmak istiyorum.
Rumuz: Kara Kamera FOTO GÜLMECELER
-Emülsiyon genç kıza ne demiş?
(Beni çok etkilediniz)
-Deklanşör parmağa ne demiş?
(Lütfen üstümden kalkar mısın!)
-Kompakt makina objektifi, gövdesine ne demiş?
(Korkma, bizi kimseler ayıramaz!) |