Bülmeten
Foto Temel Öğretiyor: DERNEK ÇALIŞMALARİ Teğerli arkadaşlarum. Biliruz ki fotoğrafçıluk yeni bir zenaattur. Bu yüzden üzerine çok yazilar yazilmakta, çok tartişmalar yapılmaktadur. Elbette yapilacaktur. Çünki ancak boylelukle işun gerçeği bulunabilur. Ben fotoğraflan ilgili yazilari okudukça ona daha değişuk gözlen bakmişumdur. Buna benzer bi yazi, resim sanati içun yazilsaydi okumaya pek da gerek görmezduk. Çünkü oni hemen hemen bilirduk. Niye bilirduk? Derhal soyleyeyim: Resim sanati on bin senedur yapilmaktadur. Fotoğraf ise yüz elli seneluktur. Fotoğrafçilar rüzgar hıziylan giden tekniğe yetişebilmek içun sık sık bilgi alışverişi yapmak zorindadurlar. Buni sağlamak da ancak dernek kurmaklan olur. Bakınuz başka hiçbir sanat dalinda bu kadar dernek var midur. Fotoğrafçi deduğun derneksuz duramaz. Tecrübeler göstermiştur ki, bir fotoğrafçi sadece çekim yapar. İki fotoğrafçi derhal dernek kurarlar. Üç fotoğrafçidan ikisi dernek kurar, öbüri çekim yapar. Dört fotoğrafçi ise ayri ayri iki dernek kurup derhal federasyon faaliyetine girişurler. Bakınuz geçtuğumuz Mart ayi soninda dernek temsilcileri İstanbul’da bir araya geldiler da sorunlarımuzi tartiştiler. Aferum onlara. Hepisinun gözlerunden öperum. Sizlere da net günler dilerum. FOTOĞRAFÇI KOCALARI İÇİN EŞLERİ NE DEDİLER? Üyemiz İçten BİLEN anlatıyor: Ürolog olan eşim Ruşen’in fotoğraf merakı tüm yaşantısını dolduruyor diyebilirim. Evde ve sokakta sürekli fotoğraftan söz eder. Makinesi yatakta bile boynundadır. Ameliyatlara onunla girer. Geçtiğimiz ay bir hastasının mesanesinde UV filtre unutmuş. Son anda fark ettiler. Ondan bir hafta sonra da bir başka hastaya sonda yerine yanlışlıkla kablo deklanşör uygulamıştı. Dün sabah eczaneden aspirin alırken bir hastayla omuz omuzaydık. Reçetesi gözüme ilişti. Çok garipti. Çünkü kağıtta iki kutu Fujichrome 100 ASA (sabah – akşam ikişer poz), 4 kutu Orwo NP 22 (aç karnına günde 1 poz) ve Hiposülfit (500 cc.) yazılıydı. Reçetenin altında kocamın imzasını görünce ilacımı bile almadan oradan kaçtım. Lütfen birileri kocamı kurtarsın…
FOTOĞRAF TARİHİMİZDEN MAKRO PAŞA III. Selim’in fotoğrafçısıdır. Lale devrinde laleler üzerine yaptığı makro çekim çalışmalarıyla tanınmıştır. Bu çalışmalarını yurt dışında ilk kez Hollanda’da sergilemiş; başta Rembrandt ile Jan Van Goyen olmak üzere tüm Hollandalıları kendisine hayran bırakmıştır. Sergiyi gezen Hollanda Kıralı Ajax von Dajk, ertesi gün İstanbul’dan on bin lale soğanı sipariş vermiştir. Makro Paşa’nın, İstanbul’a dönünce çalışmalarını yoğunlaştırdığı bilinmektedir. Makro çekimlerinde diyafram numaralarıyla alan derinliği ilişkisi üzerine geliştirdiği formüller, daha sonra Bahriye-i Berr-i Hümayun okullarındaki topçuluk derslerinde eğik atışlar için kullanılmıştır. Paşa’nın sonu hayli acıklıdır. Lale devrindeki bir yeniçeri ayaklanmasında, damdan dama atlayarak kaçmaya çalışan şair dostu Nedim’i görüntülemek isterken başına kiremit düşmesi sonucu ölmüş, kamerası da bir yeniçerinin kılıç darbesiyle objektifinden ayrılmıştır. ÖDÜLNAME • Her yiğidin gönlünde bir plaket yatar
• Pire itte, şild yiğitte bulunur
• Plaket mülkün temelidir
• İş bilenin, şild başaranın
• Form fonksiyonu, şild mansiyonu izler
• Aç yarışmacı kendini plaket ambarında sanır
• Söz şildse, sükut plakettir
• Bana bir şild verenin kırk yıl kölesi olurum
• Denize düşen, mansiyona sarılır
• İnsan uzanamadığı şilde mundardır dermiş
• Ödülüm yok ki sözüm dinlensin
• Selam verdim, ödül değildir deyu almadılar
• Görünen şild klavuz istemez
• Şild gelecek yerden plaket esirgenmez
• Şildi görmeden paçayı sıvama
• Yarışmacıya “çerçevelenmiş şild ister misin” demişler, gülmekten cevap verememiş
• Aşağı tükürsem şild, yukarı tükürsem plaket
• Cihanda muteber bir ödül yok plaket gibi
Olmaya plaket, anında sunulan nakit gibi
• Şild küçüğün, plaket büyüğün
• Bu günün şildini yarına bırakma
• Şild-i lisan ettikse affola FOTO MÜZİK
Bir İstanbul Türküsü (İstanbul’daki fotoğraf dostlarına…) Beyoğlunda gezersin
Vizörünü süzersin
Sevdiceğim, yavrucağım
Niçin bizi titrek çekersin
Ah, ah… Kıpır kıpır kıpırdama çek bizi çek
Filmi yanlış takarsın
Tüm kaseti yakarsın
Sevdiceğim, yavrucağım
Niçin, niçin böyle sakarsın
Nakarat FOTO FİLOZOFİ * Bana birkaç pozluk film verin, dünyayı yerinden oynatayım Arşimet * Çocuk, evliliğin hiposülfitidir Dr. Spock
ÜYELERİMİZDEN HABERLER Son Dakika…
VEDAT OSMANOĞLU’NUN ÇOK ACI ÇEKTİĞİ ÖĞRENİLDİ… Derneğimizin Yönetim Kurulu Üyesi Vedat Osmanoğlu’nun yaklaşık iki aydır acı çektiği öğrenildi. Osmanoğlu, bu konuda bilgisine başvuran muhabirimize şunları söyledi: “Evet, doğrudur. İki aydır acı fotoğrafları çekiyorum. Yüz ifadelerinde acıyı işlemeye çalışıyorum. Hastane önleri ve cenaze evlerinde çekimler yapıyorum. İşim zor ama üstesinden gelebileceğimi sanıyorum…”
|