FOTOGRAFYA

Bale	Özge Kazan

Balerin olmak, sahnede bir kuğu gibi dans etmek, birçok kız çocuğunun olduğu gibi benim de uzun yıllar hayallerimi süslemişti. Ama bu tutkumu, o yıllarda ne yazık ki gerçekleştiremedim. Yıllar sonra, fotoğraf bölümünden mezun olurken bitirme projemin konusunu “bale sanatı” olarak seçmemde çocukluğumun bu büyük tutkusunun en önemli sebep olduğunu düşünüyorum.

Bale dünyası, kendine ait katı kuralları olan ve estetik ile hayatın bütünleştiği bir noktada durmakta. Bu mesleği icra edebilmek, diğer sanatlardan farklı olarak bedensel bir özveri de gerektirmekte. Bu nedenle sahnede sanatçıları fotoğraflamak için öncelikle bu dünyanın kurallarını da öğrenmeniz gerekir. Bu kısıtlamalar nedeniyle projenin başlarında çektiğim ilk fotoğraflar beni çok tatmin etmedi. Çoğu kez fotoğraf çekmeden oyunu ve provaları seyrettim. Zaman ilerledikçe burada çalışanlarla yakın ilişkiler ve dostluklar kurdum. Zamanla oyunun hangi sahnesinde fotoğraf çekmem gerektiğini, düşük ışık koşullarıyla ve düşük enstantene ile çalışmanın zorluklarını öğrendim. Çalışmalarda oyuncuların konsantrasyonunu bozabileceğim endişesi ile flash kullanmaktan kaçındım. Farklı çözüm yolları bularak projemi iki yılda tamamladım.

Sahne, sahne arkası ve prova bölümlerinden oluşan projemde, “Harem”, ”Korsan” ve “Carmen” oyunlarından sahnelere yer verdim. Mezun olduktan kısa bir süre sonra, balet ve balerin arkadaşlarım bu oyunların sahnelendiği “Haşim İşcan Kültür Merkezi”nde fotoğraf sergisi açmam konusunda bana destek oldular. 15 - 25 Ekim 2010 tarihleri arasında 30 fotoğraftan oluşan ilk kişisel sergimi açtım. Halen kendi stüdyomda çekimler yapmaktayım.

Balenin büyülü dünyasını sizlerle de paylaşmak istiyorum. Umarım beğenirsiniz.
İyi seyirler.