FOTOĞRAF VAKFI Basın Duyurusu 31.10.2005 Anastassia Zlatopolskaia Sergisi
“12 RUS KADIN VE İSTANBUL”
Fotoğraf Vakfı Galerisi’nde
(12 Kasım-14 Aralık 2005) Bu sergi, İstanbul da yaşayan, çeşitli nedenlerle hayatları bu şehre bağlanmış olan, farklı kaderlere sahip 12 Rus kadının hikayelerini ve İstanbul’la olan ilişkilerini anlatıyor. Sergi hakkında fotoğrafçı Anastassia Zlatopolskaia şöyle diyor: “İstanbul’da bulunduğum zaman boyunca, Rus kadınları hakkında güçlü, belirgin ortak bir özellikle karşılaştım; farklı yaşam biçimlerinin hikayeleri gölgede kalmıştı. İlginç hayatları, kader ve kişilikleri tanımaya başlamak, gerçeği keşfetme ilgisini doğurdu. Bu kadınları kendi ülkelerini bırakıp buraya getiren neydi? Farklı gelenekler, zihniyet, din ve kültürde büyüyüp burada bambaşka bir dünya içinde yaşamak nasıl bir şeydi?”
12 kadın kahraman, 12 alışılmadık hayat ve şehrin tamamen farklı anlayışları bu sergide sunuluyor. İstanbul hakkında film çeken bir yönetmen, bir Rusça öğretmeni, bir dergi editörü, bir iş kadını, bir balerin, bir ev kadını...
Her kadının hikayesi bir portresiyle ve İstanbul hakkındaki düşünceleriyle Rusça ve Türkçe olarak, geleneksel Rus müziği eşliğinde anlatılıyor. Projenin amacı izleyicilerin dikkatini geçeklere çekmek; bununla beraber her insanın kendine has kişisel özelliklerle varolduğunu ve kendi yaşam tarzını seçtiğini göstermek. 14 Aralık 2005 tarihine kadar Fotoğraf Vakfı salonunda izlenebilecek olan sergi İstanbul’dan sonra 2006 kışında Saint Petersburg’da, 2006 bahar aylarında ise Moskova’da tekrarlanacak.
Fotoğraf Vakfı
Abdullah Sokak 17,
Küçükparmakkapı, Beyoğlu, İstanbul
Tel: 0212 292 19 39 Biyografi : Anastassia Zlatopolskaia 1981 yılında Rusya’nın Saint Petersburg kentinde doğdu. St Petersburg’da Journalism Photography School of Y.A.Galperin de eğitim aldı. Profesyonel olarak ilk defa 2001 yılında Sea World, San Diego, CA’ da çalıştı.
Beyaz Rus göçmenlerin İstanbuldaki hayatlarını anlattığı projesiyle Avrupa Kültür Vakfı tarafından desteklenen ZONA “Sınırlar” projesine katıldı. Rusya – Estonya sınırını anlattığı fotoğraf projesi “İvangorod’ da Yaşam - Dostluk Köprüsünün Öteki Tarafı” adlı fotoğraf projesi Ekim 2005’de Krakow Polonya’da sergilendi. Halen çeşitli Türk ve Rus dergileri için fotoğraf çekiyor. Sergide Portreleri Olan Kadınlardan Bazıları İstanbul’lu nasıl görüyor : ULİA “İstanbul’un sihri, ondaki müthiş pozitif enerjiden.Öyle büyük bir enerji ki bu herkese yetiyor” NADEJDA “Bence İstanbul bu gezegenin kalbi.Anne karnındaki bir bebek gibi sıkı sıkıya bağlıyım ona ve onu tüm ruhumla seviyorum” NATALİA “İstanbul değişken ve süprizlerle dolu bir şehir.İşte onun bu yönü kendimi iyi hissetmemi sağlıyor.Çünkü hangi ruh halinde olursanız olun, önünüze tam da size uygun sonsuz seçenek sunuyor” KATİA
“İstanbul kontraslar şehri.Siyah ve beyaz.Ama asla gri tonlara sahip değil”
“İstanbul’u gerçek anlamda ancak ona bir yabancının gözlerinden bakmadığınız zaman hissedebilirsiniz.” İstanbul’un en sevdiği yeri Boğaziçi...Sonsuza kadar, onun o huzur veren görüntüsünü seyredebilir, kokusunu içine çekebilir. “Su bambaşka bir boyut.Yüzeyin altını hiçbir zaman göremeyiz, ama dibinin orada olduğunu biliriz.Yolumuz, annemizin karnında suda başlar ve Atlantis gibi onun içinde kaybolup gider.” LUDMİLA “Bu şehri seviyorum.İstanbul temiz, sakin ve insanların birbirlerine saygıyla davrandıkları bir şehir” ALÖNA
“İstanbul insana, başka bir kültüre dokunarak ve yeni bir dil öğrenerek, kendini tanıma ve ifade etme imkanını veriyor” İRİNA “Yabancı bir kültürde yaşamak çok zor.Ancak İstanbul’da kendi evimde, kendi ailemleyim”
|