Başlıksız Belge Mısır’da Bir
Amerikalı: Clara Whitcomb ve
Günlüğü (1898-1899) Oryantalizm,
XIX.yüzyılda gelişen ve doğu insanlarının dinlerinin, dillerinin ve
tarihlerinin incelenmesi anlamına gelen bilim dalıdır. XIX. yüzyıl ortasında bu
terim doğu dünyasını konu alan bir resim türü olarak da kullanılmaya başlanmış,
Kuzey Afrika kıyılarından Orta Asya steplerine, tüm Osmanlı İmparatorluğu
topraklarını ve zaman zaman da Hindistan Yarımadası’nı içeren İslam dünyası
karşısında Batılıların tavırlarını tanımlayan genel bir terim olarak
benimsenmiştir.[1] Oryantalizm Michel Foucault’ya göre herhangi birinin belirli bir ideolojik amaç
ile üstünde bir şeyler söyleyebileceği ya da düşünebileceği, bütün kültürü
kaplayan anlamlar ve tasvirler sistemidir.[2]Edward Said’e göre; Şark tamamen Avrupa’ya özgü bir buluştu, antikçağdan beri, gönül
maceralarının, egzotik varlıkların, akıldan çıkmayan anılarla görünümlerin,
olağanüstü deneyimlerin mekânı olagelmişti.[3]Doğunun tam olarak neresi olduğu da daima sorula
gelmiştir. Borges “Bin Bir Gece” adlı öyküsünde Doğu-Batı
deyince aklına Aziz Augustinus’un zamanla ilgili sözlerinin geldiğini
belirtmiştir. Aziz Augustinus’a zaman nedir diye sorulduğunda “sormazsanız biliyorum, sorarsanız
bilmiyorum” yanıtını vermiştir. Borges de doğu ve batının neresi olduğu
sorulduğunda bilmediğini ancak yaklaşık bir şeyler söyleyebileceğini
belirtmiştir.[4] Borges’e göre batı tarihinin belli başlı olaylarından
bir tanesi doğunun bulunmasıdır. Ve bu batı bilinci içinde belli başlı doruklar
vardı, bu doruklardan biri Herodotos’un Mısır’ı anlattığı kitabı, bir tanesi
Bin Bir Gece Masalları’nın keşfedilmesidir.[5]
Doğu ile ilgili ilk
önemli çalışma ise 1798 yılında
Napolyon’un Mısır’a girmesi ile birlikte Fransız Hükümeti tarafından
yapılmıştır. Description de l’Egypte
(Paris, 1809-1822) adlı araştırma ve belgeleme çalışmasında Mısır’ın sahip
olduğu her şey inceleme alanı içine girmiştir. Sahip olduğu mimari yapılardan,
bitki örtüsüne kadar...[6]
1839’da ise fotoğrafın
Arago tarafından Paris’ten dünyaya duyurulmasının ardından oryantalizmde yeni
bir dönem başlamıştır. Fotoğrafın doğu
ile olan ilişkisi daha fotoğrafın duyuruluşunda başlamıştır. Arago, yaptığı konuşmasında
Thebai, Memphis ve Karnak’taki anıtların üzerindeki hiyerogliflerin
dagerotip sayesinde kolaylıkla kaydedebileceğinden bahsetmiştir. Fotoğrafın duyuruluşunun hemen ardından Yakın
Doğu’daki fotoğraf faaliyeti de başlamıştır. Doğuya giden fotoğrafçıların ilk
grubunu dagerotip yöntemi ile çekim yapan fotoğrafçılar-sanatçılar oluşturur.
Emile Jean Horace Vernet (1789-1863) ve Frederic Goupil Fesquet (1806-1893)
ikilisi Doğu Akdeniz ülkelerini içeren bir geziye çıkmışlar ve Mısır, Filistin,
Lübnan, Suriye’de fotoğraf çekimleri yapmışlardır. Ancak çektikleri bu
dagerotipler başarısız olmuştur. Doğuya giden başka isim ise yazar Gerard de
Nerval (1805-1855) olmuştur. Onun dagerotipleri de başarısızdır. Joseph
Philibert Girault de Prangey (1804-1892) de Mısır’da 1843, 1844 yılllarında
dagerotip çekimler yapmıştır. Parisli optikçi Nicholas Lerebours’un dünyadaki
ilk foto safari olarak kabul edilen Excursions
daguerrienes, representant les vues et les (1840-1844) adlı albüm için çektirttiği 100 dagerotip plaka
içinde Mısır’a ait olanlar da bulunmaktadır.[7]
Fotoğrafçıların Yakın
ve Orta Doğu’ya seyahatleri dagerotipin duyuruluşunun hemen ardından başlamıştır.
Doğuya gidenlerin çoğunluğunu ise Fransızlar ve İngilizler oluşturur. Yakın Doğu’da fotoğraf çeken fotoğrafçılar farklı amaçlar ile
doğuya gitmişlerdir. 19.yüzyılda bir bilim dalı olarak gelişmeye başlayan
arkeoloji de, bu gezileri teşvik eden en önemli unsurdur. Arkeoloji bilimine
hizmet edecek sistemli çalışmalar yapan fotoğrafçıların en ünlüleri Maxime Du
Camp (1822-1894), Antonio Beato (1825-1903), Felix Teynard (1817-1892), John
Bulkley Greene (1832-1856), Auguste Edouard Mariette (1821-1888), Charles Sımon
Clermount Ganneau (1846-1923), Theodule Deveria (1831-1871), Emile Bechard
(?-?), Louis de Clerq (1836-1901), August Salzmann (1824-1872)'dır.
Francis Frith
(1822-1898), Bonfils Ailesi, Felice Beato (1830-1906), James Robertson
(1813-1898) ise ticari amaç ile fotoğraf üreten fotoğrafçıların en önemlileri
arasında yer alırlar. Fotoğraf 2: Maxime du Camp (1822-1894), Colosse, 1850
Fotoğraf 3: Felix Bonfils (1831-1886), Elinde Yelpaze
Tutan Uzanan Peçeli Kadın, 1870-1875
Fotoğraf 4: Felix Bonfils (1831-1886), Arap Sokak Satıcıları,
1880
Yakın Doğu’daki fotoğraf faaliyetinde fotoğrafçılar birçok
farklı türde fotoğraflar çekmişlerdir. Ancak en genel sınıflandırma ile bu fotoğraflar,
ticari amaçlı çekilen manzara ve stüdyo fotoğrafları ile bilimsel amaçlı
çekilen arkeoloji fotoğrafları olmak üzere iki alanda gerçekleşmiştir.[8]
Piramitlerin, Karnak
Tapınağı’nın, Nil Kıyılarının, Hiyerogliflerin, Memnon Heykelleri’nin, Sfenks’in
olduğu manzara çekimleri, tapınakların kabartma ve hiyerogliflerine ait olan
yakın plan çekimler, orada yaşayan yerli halkı, satıcıları gösteren portreler
gibi o bölgeye ait tiplerin yer aldığı çalışmalar çokça üretilmiştir. Hem
bilimsel amaçla çalışan fotoğrafçılar, hem de ticari amaçla çalışan
fotoğrafçılarda bu görüntüler mevcuttur.
Stüdyolarda gerçekleştirilen fotoğraflarda ise kadın imgesi
hâkim olmuştur. Oryantalist Odalık resim
geleneğinden ödünç alınan kompozisyonlarda kadınlar nargile ve kahve içerken,
uzanırken, aynaya bakarken resmedilmiştir. Turistlerin en çok ilgi gösterdiği
tür ise Odalık adı verilen bu stüdyo mizansenleri olmuştur. Çünkü harem doğuyu
temsil eden en önemli konudur. En büyük spekülasyonlar daima harem üzerinden
yapılmıştır.
Çalışmaların bir başka yönü ise arkeolojik kazıları
belgelemek için yapılan çalışmalardır. Bu çalışmalarda ise doğuda kazılan
arkeolojik alanların fotoğrafları ve kazılarda ortaya çıkan buluntuların
fotoğrafları yer alır.
Souvenir Fotoğraf ve
Clara Whitcomb’un Günlüğü
19. yüzyıl boyunca
fotoğraf tekniklerinde ve teknolojideki gelişmeler fotoğraf üretimi ve
tüketimini de etkilemiştir. Doğuya olan seyahat koşullarının iyileşmesi ile
birlikte orta sınıf seyahat edebilmeye başlamış, 1841’de Thomas Cook’un doğuya
turlar düzenlemesi ile birlikte, Mısır piramitleri, Kutsal Toprakların önemli
yerleri, İstanbul ve Ege’deki antik kalıntılar turistlerin uğrak yeri haline
gelmiştir.1883’de Orient Express seferlerine başlamıştır. 19. yüzyılda açılan
uluslararası sergiler ilgisini doğuya çevirmiştir. Süveyş Kanalı’nın 1869
yılında açılışı fotoğrafçıların doğuya daha kolay seyahat etmelerine sebep
olmuştur. Bütün bunlar fotoğraf üretimi ve tüketimini de etkilemiştir.[9]
Francis Frith, Antonio
Beato, Bonfils Stüdyosu ve Zangaki
Kardeşler bu tüketime karşılık verecek üretimlerde bulunmuşlardır. Avrupalıların
burada açtığı fotoğraf stüdyolarının en önemlisi Fransız Felix Bonfils’in
fotoğraf stüdyosudur. 1867’de Beyrut’ta fotoğraf stüdyosu kuran Bonfils ailesi
bu stüdyoyu 1918’e kadar sürdürmüştür. Klasik peyzajlardan İncil’in geçtiği
coğrafyalara, oryantalizm modası içinde çekilmiş stüdyo portrelerinden
mizansenlere kadar çok geniş bir çerçeveye sahip olan çalışmaları ticari
anlamda büyük başarı kazanmıştır.[10] Doğuya seyahate gelenler gittikleri yerlerden
bu fotoğrafları satın almışlar ve yanlarında geri götürmüşlerdir. Bu görüntüler
yaptıkları seyahatlerin evlerine götürebilecekleri güzel bir anısı olmuştur. Seyahati
gerçekleştirenler kimi zaman stüdyolarda oryantalist kıyafetler içinde
portrelerini çektirtmiş, kimi zaman da o coğrafyaya ait yerel figürlerin ve ya
manzaraların fotoğraflarını satın almışlardır. Anı amaçlı alınıp satılan bu carte-visite fotoğraflara en genel
tanımı ile souvenir (hatıralık-hatıra-hediyelik
eşya) adı verilmektedir. Bu “souvenir”ler
ya tek tek ya da deri kutularda albümler halinde satılmıştır. Souvenir kelimesi
o dönemin fotoğrafçılarının ürettikleri albümlere de sıklıkla koydukları bir
kelimedir. 19. yüzyılda ağır makineleri kullanmayı her gezgin başaramamıştır.
Bunun yerine ihtiyaçları olan fotoğrafları gittikleri yerlerdeki profesyonel
fotoğrafçılardan almışlardır. Daha sonra sadece meraklı gezginlerin değil,
kitle turizminin başlaması ile birlikte daha geniş kitlelerin doğuya seyahate
gitmesi, bu fotoğrafların satışını artmıştır. Ancak bu fotoğrafların
satışı 19. yüzyıl sonuna yaklaştıkça azalmış, 20.yüzyıl başında da bitmiştir.[11] Bunun sebebi Kodak’tır. Kodak firması 1880'lerden itibaren tripod gerektirmeyen
fotoğraf makineleri üretmeye başlamıştır. 1888 yılında, Kodak firması, “siz denklanşöre basın, gerisini biz
hallederiz” sloganı ile küçük ahşap bir kutu ve basit bir objektiften oluşan,
Kodak No. 1 adı ile elde taşınabilir bir makine üretmiştir. Bu makine, her biri
6.5 cm çapında 100 adet dairesel fotoğraf çekmeye izin vermekte, içindeki
pozlar bittikten sonra fabrikaya gönderilmekte, bu filmler firma tarafından
banyo yapılıp, basılıp, makinenin içine çekilmeye hazır film eklenip müşteriye
geri gönderilmekteydi. Kodak, 1900 yılında kadar selüloid roll film, daha küçük
kamera, daha büyük baskı üretimi gibi teknolojik yenilikler gerçekleştirmiştir.
1900 yılında ise Brownie fotoğraf makinesini üretmiştir.[12]
Seyahatlere eşlik eden
günlükler ise daima var olmuştur. Pausanias (M.Ö. II. yüzyıl), Anconalı Ciriaco (1391-1452),
David Roberts (1796-1864) gibi gezginler yanlarında eskizlerini yapıp notlarını
aldıkları defterleri ile dönmüşlerdir.
Clara Whitcomb da,
1898-1899 yıllarında tren ile Mısır’a seyahat gerçekleştiren bir Amerikalı’dır.
Gerçekleştirdiği seyahatinde bir günlük tutmuş ve günlüğüne seyahat anılarını
yazarken Mısır’dan aldığı fotoğrafları da yapıştırmıştır. Fotoğraflar onun
tarafından çekilmemiştir, satın alınmıştır. Bu albüm birçok yönden önemlidir. Bir
yandan özel, kişisel bir seyahat deneyimini yansıtırken diğer yandan o dönemin
fotoğraf kültürü hakkında bilgi vermesi açısından dikkat çekicidir.
Seyahat albümleri
birer hikâye anlatıcısı olarak çok özel anlamlar içerirler. Bu albüm onun
115 yıl önceki seyahat anılarını sunmaktadır. Günlük bir zaman makinesine
dönüşmekte ve 19. yüzyıl Mısır'ına gezi yapılmaktadır. 19.yüzyıl sonuna bakıldığında
modern seyahat albümlerinin gelişen turizm içinde ne kadar önemli bir yeri
olduğu görülmektedir. Clara Whitcomb, günlüğünde kendi bakış açısından
gördüklerini kaydetmiş ve tanımlamıştır. Gezdiği yerlerdeki yerel insanları,
mimariyi, coğrafyayı anlatmıştır. Günlüğü, ziyaret ettiği yerlere ve oranın
insanlarına olan merakını yansıtmaktadır. Fotoğraflar da onun deneyiminin bir
kanıtıdır.[13]
Günlükte yer alan fotoğraflar o dönemki oryantalist
fotoğrafın da bir panoramasını çizmektedir. Ayrıca fotoğraflarda kendisi olmasa
da deneyimi doğrulamanın bir yolu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu günlükte yer
alan fotoğraflar o dönemde souvenir fotoğraf türü olarak adlandırılan toplumun
tüketimine sunulmuş fotoğraflardır. Günlükte yer alan fotoğraflara bakıldığında;
yerel kıyafetler içinde çocuklar; bir adet bir dükkanın önünde oturan iki esnaf,
yerel kıyafetler içindeki bir anne ile kucağında çocuğu; Nil’den görünüm,
Sfenks ve Piramit, belli bir meslek grubunu temsil eden bir satıcı ve bir
kabartma görülmektedir. Bu bize o dönemki oryantalist fotoğrafın konularını
sunmaktadır.
Sonuç olarak, Clara Whitcomb’un bu günlüğü, bir gezginin
gözünden bize 19. yüzyıl Mısır’ını göstermekte, o dönemin ritüelleri, estetiği,
tarihi hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
Clara Whitcomb’un Günlüğünden Sayfalar
Fotograf 7
Fotograf 8
Fotograf 9
Fotograf 10
Fotograf 11
Fotograf 12
Fotograf 13
Kaynakça:
Fotoğraf 1 : http://www.geh.org/ne/mismi0/m197602810048_ful.html#topofimage Fotoğraf 2: http://www.luminous-lint.com/app/image/649425457641078330382916442/ Fotoğraf 3: http://www.luminous-lint.com/app/image/84454199107178404272826 Fotoğraf 4: http://www.luminous-lint.com/app/image/1295401191233149884409376869 Fotoğraf 5 : http://www.luminous-lint.com/app/image/2295643792260252651457296850 Fotoğraf 6 : http://www.luminous-lint.com/app/image/2295643792260252651457296850 Fotoğraf 7: http://www.luminous-lint.com/app/image/3695987393623253255616509778 Fotoğraf 8 : http://www.luminous-lint.com/app/image/08159253276120820696 Fotoğraf 9: http://www.luminous-lint.com/app/image/258586605257252687114268509/ Fotoğraf 10 : http://www.luminous-lint.com/app/image/19155252696971949383 Fotoğraf 11: http://www.luminous-lint.com/app/image/4495605924499253267362705834/ Fotoğraf 12: http://www.luminous-lint.com/app/image/8695781598677253281344302458/ Fotoğraf 13: http://www.luminous-lint.com/app/image/79458392252707956644265/
[1] Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, Cilt II, YEM Yayınları İstanbul, 1997, s. 1389 [2] Michelle L. Woodward , “Between Orientalist Cliches and Images of Modernization”, History of Photography, Volume 27 Number 4 Winter 2003, s.363 [3] Edward Said, Şarkiyatçılık, Metis Yayınları, Üçüncü Basım, İstanbul 2006, s. 11 [4] Jorge Luis Borges, “Bin Bir Gece Masalları”, Yedi Gece, İletişim Yayınları, 3.Baskı, İstanbul 2003, s. 48 [5] y.a.g.e. s.47 [6]Katherine Hoffman, Orientalism, Encyclopedia o f Nineteenth Century Photography, Routledge Publishing, New York, New York 2008, s. 1030 [7] Hoffman, y.a.g.e., s.1030 [8]Nisan N. Perez; Focus East, Early Photography In The Near East (1839-1885), Harry N. Abrams, New York, 1988 [9]Kathleen Stewart Howe, Travel Photography,Encyclopedia of Nineteenth Century Photography , Routledge Publishing, New York 2008, s.1404-1407 [10]Nisan N. Perez; Focus East, Early Photography In The Near East (1839-1885), Harry N. Abrams, New York, 1988, s.141 [11]Nuno de Avelar Pinheiro , Tourıst Photography, Encyclopedia of Nineteenth Century Photography, s.1397-1398 [12] C. Zuromskis ; Vernacular Photography, 20th Century Encyclopedia Of Photography, Encyclopedia Of Twentieth Century Photography, New York ABD, 2006, s.1610-1615 [13] Barbara Levine-Kirsten Jensen; Around the World : The Grand Tour in Photo Albums, Princeton Architectural Press; s. 12-23
|