Temel
Sanat Eğitimi
Öğr.Gör. Tülay Çellek
Teknolojik yoğunlaşmanın yaşandığı
çağımızın getirdiği uzmanlık insanın kendisine ve çevresine yabancılaşmasını
sağlamıştır. Bu da, bireyin haz duygusundan ve heyecandan yoksun
kalarak mekanik bir yaşam ortamı içine düşmesine sebep olmaktadır.
Bu açıdan bakıldığında bilimsel eğitimin yanında sanatsal eğitime
de dengeli bir şekilde yer verilmesi, nitelikli insanların yetişmesi
açısından önemlidir.
Öğrenciler, insanlığın anlamını
yarattığımız, çağdaş, güzel bir dünya için hazırlanmalıdır. Bu
anlamda yeniyi uygun bir şekilde karşılamak, eskiyi yinelemekten
daha doğrudur. Bu nedenle genel anlamda eğitim gibi Sanat eğitimi
de, yinelenmeye değil tasarıma yönelik olmalıdır. Tasarım değişmenin
somutlaşmış halidir, değişikliği yansıtmaktır ve toplumsal bir
eylemdir. "Yaptığımızı öğreniriz" diyen John Dewey ve
"ortam mesajdır" diyen Marshall Mcluhan dan çıkışla
eğitimin pratiği, alanların kendi
diliyle gerçekleştirilirken yaratıcılık bağlamında diğer disiplinlerle
de ilişki kurulması sağlanmalıdır. Bu nedenle çıkış noktası sayılacak
ilkeler şunlardır:
* Aktif eleştiri
* İlişkilendirme
* Özgür yargılama
* Duyguyu katma
* Yanıta farklı, çeşitli yollardan gitme
* Yeni anlamlar üretme, çıkartma
* Deneme, yanılma
* Kendine yeterli olma. Açık fikirlilik
* Esneklik
* Yaratıcılık
* Merak , araştırma vs.
Tasarlama bir bütündür ve bir nesne,
bir sistem yada bir olayın amaçlanan bir sonuca göre tanımlanmasıdır.
İnsan yaşamındaki tüm becerilerin toplamıdır. Tasarlama eğitiminin
konusu ise bireylerde eleştirel, yaratıcı, yenilikçi, katılımcı
ve ileriye dönük olma özelliklerinden geliştirilmiştir. Problemlere
çok yönlü bakmak, yaklaşmak, yeniliğe hazır olmak niteliklerini
de taşır. Tasarlama eğitimi, salt beceri ve tekniklerin öğretimi
değildir. Aynı zamanda bir problem-konu üzerinde nasıl çalışılacağını,
bireyin bu problem hakkında nasıl düşündüğünü ve ona nasıl yaklaştığını
ele alır. Tasarlama eğitimi, bireylerin düşünmesi, tanımlaması,
ilişkilendirme yapabilmesi, bildiklerini uygulayabilmesi, değişen
bir ortamda çalışabilmesi açısından zorunludur. Alternatif çözümler
bulma ve problemlere eleştirel ve
yaratıcı bakmak için çocuklara, merak etmeyi, hayal kurmayı, gözlem
yapmayı, araştırmayı, ip uçlarını değerlendirmeyi öğretmek gerekir.
Bu nedenle kendilerine şu sorular sordurulabilir.
* Nasıl bir deneyim yaşadım?
* Bu deneyim hakkında neler hissediyorum?
* Bu deneyim hakkında nasıl düşündüm?
*Bu deneyim hakkında ne düşündüm?
*Bu deneyim hakkında neden düşündüm?
* Yargılarken temelde hangi ölçütleri, değerleri göz önüne aldım?
* Neden bazı şeylerden hoşlanıyor, bazılarından hoşlanmıyorum?
* Durumu daha iyiye götürebilmek için ne yapabiliriz?
Eğitim başkalarının etkisiyle insanın
kendi davranışlarında değişmeler oluşturması demektir. İçinde
plan vardır. Eğitimde söz konusu olan, öğrencinin kendisine sunulanı
olduğu gibi almak yerine, üzerinde düşünmek ve önermelerde bulunmaktır.
Bu nedenle yaratıcılığa yer verilmelidir. Yaratıcılık bir süreçtir.
Sonuçta sözel yada sözel olmayan değişik bir nesne , bir gösteri,
düşün-buluş ortaya çıkar. Yaratıcılığın koşulu, çalışmak, deneyim,
gözlem, araştırma, algıdır. Sanat eğitimi ise yönlendirme
ve bilgilendirmedir. Sanat insanların duymasını-hissetmesini,
görmesini sağlar. Simgeler aracılığıyla
değerler, fikirler ve duygular anlatılır. Sanat evrensel bir dildir.
İnsana ait tüm duygular söz, ses, renk, devinim ve biçimlerle
somutlaştırılır. Sanat, seçmek, üretmek, yaratıcılık, paylaşmak
eğitimi, sentez yapmak, çözümlemektir.
Geleneksel eğitim öğrenciyi pasif
yapar. Verileni yineleyen konumuna düşürür. Tasarlama eğitimi
bireyleri kendi bulundukları alandaki problemi belirleme, problemler
konusunda düşünme, ilişki kurma ve yeni durumları tasarlama konusunda
yetiştirmektedir. Ayrıca, bireyin kendi alanında eleştirel, yaratıcı,
yenilikçi ve ileriye dönük olma özelliklerini zenginleştirmesine
yardımcı olacak, ona daha geniş bir
perspektif ve daha bütüncül bir bakış kazandıracaktır. Ancak tasarlama
eğitimi ilköğretimden itibaren başlamalı ki üniversitede yerini
bulsun. Çünkü tasarım, problem belirleme, problem çözme, yaratma,
ve karar verme yöntem ve tekniklerini
içerir.
Tasarlama , daha önceden varolmayan
bir ürünün, yeni bir sistem yada nesnenin ortaya konması amacıyla
yapılan bir eylemdir. Sonuçta yeni yaratılmış bir ürün söz konusudur.
Sanat Eğitimi tümüyle yaratıcılığı kapsar. Yaratıcılık, eylemliliktir.
Yaratıcı öznenin dünyayı değiştirme eylemliliğidir. Temelinde
sezgi yatar. Yaratıcılık, bir konuya değişik ve farklı görüş açılarından
yaklaşmak ve yeni önermelerde bulunmaktır.
İçeriğinde bireysel özgürlük vardır. Yaşamı algılama ve aktarma
yetisidir. Mevcut bilgi ve deneyimin yeniden sentezlenmesidir,
bilginin yeniden üretilmesidir ve yeni ürünler, düşünceler ortaya
koyabilmesidir.
Sanatta yeni ve özgün bir bütünlük
kazanmadır. İçinde merak, imgelem, buluş özgünlük ögeleri vardır.
Bir sorunun analizi, sentezi ve orijinal
yeniliği söz konusudur. Buluşun,
yeniliğin esas olduğu yaratıcılıkta, zihnin tüm yetileri, düşünceler,
düşünme süreçleri ve imgelem etkileşim halindedir. Buluşa yönelen
yaratıcı eylem, bu yapının tüm parçalarını bir araya getirir,
birleştirir. Yaratma seçmeyle başlar. Hedefe farklı yollardan
ulaşabilmektir yaratıcılıkta esas olan. Yaşam yaratıcılıkla değişir.
Ölümsüzlük istemi sanat yapıtlarında hayat bulur. Sanat eğitimi
ikili amaç taşır.
* Sanatı doğrudan üreten bireylerlerin
eğitimi
*Sanat eserinden haz alan bireylerin eğitimi
Algının da sanat eğitiminde büyük
rolü olduğu kesindir. Algı daha iyi görme, ayrımsamalar yapma,
bağlantılar kurma yeteneğidir . Yani ayırt etme olayıdır. Algılama,
duyularla farkına varma ve akıl yoluyla bilgi almadır. Sanat eğitiminde
üzerimize düşen görev ise açık algıyı geliştirme olmalıdır. Açık
görüş, kapsamlı görüştür. Yaşam görme ile başlar. Ama yüreğimizle
görmeliyiz. Aynı zamanda görmeyi de bilmek gerekir. Bu da eğitim
yoluyla olur. Sanatta görmek seçim olayıdır. Bilim ve sanat işbirliği
yapmak zorundadır. Her ikisinde de amaç yaşama hizmet ve yeni
keşfetmektir. Sadece dilleri ayrı, amaçları aynıdır.
Sanat duygu, düşünce, yeteneği eğitirken
zekada gelişir. Nitekim sanat eğitimi bireyin düşünce, duygu ve
izlenimlerini aktarabilmede yeteneklerini ve yaratıcılık gücünü
estetik bir düzeyde anlatabilme çabasıdır. İnsanın her alanda
yaratıcı, tasarlayıcı düşünce üreten yanını pekiştiren anlayıştır.
Dolayısıyla imgelemdeki tasarım biçimlenir, derinleşir, anlamı
genişler böylece zihne dayalı tüm yetiler gelişir. Sanat eğitimi
tüm ifade tarzlarını kapsar.
Zihinsel yaşantıların anlaşılabilir
biçimde anlatımı (düşünce, duyum, duygu, sezgi ) bunların eğitilmesi
kişiliğin gelişmesine neden olacaktır. ( Read ) Sanat eğitiminin
amaçları içinde, iyi insanlar toplumlar yetiştirmek de vardır.
Aynı zamanda güzel bir dünyaya sahip olmak gibi...
Bilimsel eğitimin yanında sanatsal
eğitimin gerçekleşmesi bireyin, zihinsel yetilerinin, düşüncenin
zekanın gelişmesine neden olmuştur. Yaşamda bilim kadar sanat,
sanat kadar da bilim gereklidir. Bilim ve sanat bir denge unsurudur.
Yaşam insan tarafından değiştirilir. Bu da bilim ve sanatla olur.
Bilim kuvvetli ve derin bilgidir. Sanat, bir
duygunun, bir tasarımın ifadesinde kullanılan yöntemlerin tümüdür.
Sanat dış gerçeklikten alınıp düzenlenmiş bir seçmedir. Sanatın
ne olduğumuzun anlamını ve önemini duygu diliyle söyleyişi gibi
bilimde gördüğümüz her şeyin önemini bilgi diliyle söyler bize.
Bilgi olarak bilim, sanata dış gerçeklikten seçme olanağı verir.
Böylece eylemden içeriye giren dikkat sanat yoluyla dışarıya,
eyleme doğru döner. Kendimizi değiştirirken dünyayı değiştiririz.
Bunu yaparken dünyayı daha iyi
tanırız. Dünyayı tanırken kendimizi daha iyi tanırız.
Sanat bir canlandırmadır. Bilim
bir açıklamadır. İkisi arasındaki ayrım yalnızca
yöntemlerindedir. Dış gerçekliğin bilgisi bilim, kendimizin bilgisi
sanattır. Sanat duygunun bilimidir, bilimse bilginin sanatıdır.
Yapabilmek için bilmek zorundayız ama ne yapılacağını bilmek için
de hissetmeliyiz. Bilim dış gerçeklik dünyasıyla ilgilenir, sanatsa
iç gerçeklik dünyasıyla ilgilenir. Bilim nasıl, insanın duygularla
algılanan dünyasındaki özgürlüğünün dile gelişiyse, sanatta insanın
duygu dünyasındaki özgürlüğünün dile gelişidir. Sanat duygu dünyasını
yada iç gerçekliğin , bilimse, görülen dünyanın yada dış gerçekliğin
betimlenmesidir. Bilimsel bilgi, sanatsal seçmede rol oynar. Yaşamdaki
zıtlık bilimde de, sanatta da varlıklarını sürdürür.
Gerçeğin bilgisi bilim, kendimizin
bilgisi sanattır. Sanat duygunun bilimidir. Bilimse
bilginin sanatıdır. Yaşamak için bilmek zorundayız ama ne yapacağımızı
bilmek içinde hissetmeliyiz. Sanat ve bilim yaşamın kılavuz kitaplarıdır.
Sanatı olan kültürler yaşamaya devam eder. Aynı zamanda sanat
toplumun gelişme koşullarından biridir. (C.Caudwell) Bu bağlamda
Teknik bir üniversitede bilim eğitiminin yanında, sanat
eğitimine de yer verilmesi yaşam için doğru ve güzel bir karardır.
Farklı disiplinlerin bir arada olması yaratıcı, sorgulayıcı insanların
yetişmesine neden olacaktır. Tüm bunların ışığında Temel Tasarım
dersine bakalım. Temel tasarım, bir süreçte yaşama geçen duygu
ve duyarlılık eğitimidir. Temel tasarım süreçleri olan gözlem,
araştırma, ilişkilendirme, yaratıcılık, bulma, uygulama, deneme,
denetleme, eleştirme ve sonuçlandırma söz konusudur. Temel sanat
eğitimi, görsel kayıtlarla temel fikir edinme, anlama, görsel
izlenim ve anlatım olanaklarını öğrencilere kazandırmak için
düzenlenmiştir. Bunda bütünü ve ayrıntıyı görme ile yorum gücü
bir bütün olarak düşünülmektedir. Bu ders, görsel kayıt elemanları
ile ilgilenirken, farklı disiplinlerle ortak elemanlar cercevesinde
ilişki kurulmasını sağlayacaktır. Bunlar ışık ve renk, ritm ve
hareket, madde ve yapı, ağırlık ve kütle, uzay ve boşluk ile plastik
form değerleridir.
Öz çalışma yollarındaki karşıtlıklar,
kuralsız ve kısıtlamasız çalışma, kurallı ve kısıtlamalı çalışmalar,
statik ve dinamik görünümlerle uyum gibi değerler işlenilir. Bu
sistem aynı zamanda dünya üzerindeki elemanlar ve varlıklar üzerinde
yapılacak çalışmalarda da aynen uygulanacaktır. Ayrıca temel kavramlar
farklı programlar içeriğinde
yorumlanacaklardır.
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİ
1998-1999 yılında açıldı. 1 yıl
hazırlık okunuyor
3 Bölüm 7 programı var
* SANAT BÖLÜMÜ
- Fotoğraf ve Video Programı - 15
öğrenci
- Bileşik Sanatlar Programı - 12 öğrenci
- Sanat Yönetimi programı - 12 "
-
* İLETİŞİM TASARIMI BÖLÜMÜ - 12 öğr.
* MÜZİK VE SAHNE SANATLARI BÖLÜMÜ
- Müzik Toplulukları Programı -12
öğr.
- Duysal Sanatlar Tasarımı Programı -12 öğr.
- Modern Dans Programı - 12 öğr.
Öğr. Gör. Tülay ÇELLEK
YTÜ SANTAS
KAYNAKLAR
* Yanılsama ve Gerçeklik Coudwell, C Pavel yay. , 1974
* Görme Biçimleri Berger, J ., Metis yay.1986
* İTÜ Bülten Tasarlama Eğitimi 1 - 2 , 1985
* Eğitim Yönetimi Başaran İ.E., Kadıoğlu Matbaa 1983
* Eğitime Giriş Başaran İ.E., Sevinç Matbaa 1973
* Sanatın Anlamı Read H. İş Bank yay. 1974
* Sanatın Gerekliliği Fishcher E.,Kuzey Yay. 1985
|