"DEPREMDEN
SONRA " FOTOĞRAFÇI ÇOCUKLAR ATÖLYESİ
SEYİR
DEFTERİ
Duvarın önünde resmim
aldılar
Ak kağıt üstünde tanıyın beni"
Bu defter bir nevi günlük
olacak. Her gün, kimlerle hangi faaliyeti yaptığımızı gün
sonunda bu deftere yazacagız. İsteyen duygularını da ekleyebilir
tabii ki.
Bu çalışma Eylül ayının son
günlerinde ortaya çıktı. Enfant Du Mond ve Dayanışma gönüllülerinin
ayrı ayrı düşündükleri fotoğraf projesi, bir akşamüstü çadırkent
sırtlarındaki bir çadırda çakışınca işe başladık.
4 no'lu cephanelik barakası
karanlık oda haline gelecekti. Çalışmaya hemen başladık.
Çatının, kapının ve pencerelerin yalıtılması gerekiyordu.
Elimizdeki en uygun malzeme ceset torbalarıydı. Artık işleri
bitmişti, onları kullandık. Çadırların tecrit tahtalarından
masalar çakıldı, elektrik hattı çekildi.
Karanlık oda restorasyonu
sürerken, İstanbul'daki fotoğraf çevresini harekete geçirmeye
karar verdik. İlk haftanın sonunda 5 agrandizör, küvetler
ve maşalarla bir karanlık odanın alt yapısı oluşmuştu. Bağış
olarak gelen bu ekipmanın yanısıra, eksiklerimizi İstanbul'a
gidip satın aldık. Ekim ayının ilk günlerinde karanlıkoda
kullanıma haır hale gelmişti. İlerleyen günlerde Fuji Film'de
15 instematik makina ve çok sayıda filmle projeyi destekledi.
5 Ekim 1999'da ilk derse başladık.
Yoğun bir ilgi vardı. Çocukların fotoğrafa yatkınlığı ve
yetenekleri şaşırtıcıydı. Bu başlangıç hepimizi heyecanlandırmıştı.
Fotoğraf atölyesi çalışması
bugüne kadar değişen yoğunluktaki katılımlarla sürüyor.
Bu süre içinde 15 kadar çocukla oldukça ileri bir aşamaya
geldik. Bu çocuklar kameraya ve karanlıkoda ekipmanlarına
oldukça hakimler. Film yıkamayı, kart basmayı biliyor ve
uyguluyorlar.
Bir ay boyunca yaptıklarımızdan
ve yaşadıklarımızdan çıkardığımız sonuçlarla aşağıdaki ders
programına ve çalışma yöntemine ulaştık:
3 AYLIK İLK DÖNEM İÇİN
ÖNGÖRÜLEN PROGRAM VE YÖNTEM
1. Aşama:
EĞİTİMCİLER:
Allaua, Özcan, Gökhan, Mehmet, Baha, Dora bu çalışmaya eğitmen
olarak katılıyorlar. Allaua ve Gökhan bu projenin sürekli
elemanları. Diğer arkadaşlarımız belirledikleri günlerde
çalışmaya katılıyorlar. Eğitmenler grubu yeni katılımlara
açık tutuluyor.
ÇALIŞMA GÜNLERİ VE SAATLERİ:
Fotoğraf atölyesi haftanın yedi günü çalışıyor. Dersler
10:00/12:00 ile 14:00/18:00 arası yapılıyor. Ancak karanlıkoda
çalışması zaman zaman bu saatlerin dışına taşıyor.
DERS PROGRAMI:
1. Fotoğraf makinaları ve parçaları
2. Karanlıkoda tanıtımı
3. Fotogram
4. Filmler
5. Kompozisyon
6. Çekim Çalışması
7. Belirlenen bir konuda(fotoröportaj) çekim
Bu derslerin herbiri için
bir pano hazırlandı. Eğitimci arkadaş dersi bu pano üzerinden
anlatıyor. Böylece, farklı arkadaşların anlattığı konularda
bir bütünlük sağlanabilir.
Bu program uygulanırken yukarıda belirtilen sırayı uygulamaya
özen gösteriyoruz. Ancak katılanların durumuna göre sıralamada
küçük değişiklikler yapılabiliyor.
YÖNTEM:
Dersler sırasında kuru teorik-teknik bilgi vermekten kaçınıyoruz.
Eğlendirerek ve pratikle birlikte öğretmeye çalışıyoruz.
Bunun için her eğitmen arkadaşımızın yaratıcılığını ve yeteneğini
kullanmasını, geliştirmesini istiyoruz.
Derslere katılanlarla eşit,
açık, adil ve net bir ilişki biçimi tutturmaya özen gösteriyoruz.
Bu çalışmaya katılanların
fotoğraf tekniğini öğrenirken fotoğraf düşünmesini de sağlamaya
çalışıyoruz. Doğayı, çevreyi, yaşamı anlamaları ve fotoğrafın
diliyle aktarmaları için hayal güçlerini ve yaratıcılıklarını
kullanmaya teşvik ediyoruz.
Bu amaçla sık sık fotoğraf
çalışmasının geneli, çektikleri bir fotoğraf yada seçtikleri
bir fotoğraf vb. konusunda somut bir soru sorarak düşüncelerini
yazmalarını istiyoruz.
Her öğrenci bir defter tutuyor.
Bu deftere, hazırladığımız ders notlarını ders sırasında
yazıyorlar. Ayrıca yukarıda sözünü ettiğimiz düşünceler,
projeler vb. de bir deftere yazılıyor.
Bu defterleri inceleyerek
hangi öğrencinin hangi aşamada olduğunu kolayca anlayabiliyoruz.
2. Aşama:
İlk aşamada belirtilen çalışmalar
sürerken diğer taraftan sergi ve kitap projesi sürüyor.
Periyodik dia gösterileri hazırlıyoruz.
SERGİ: Fotoğraf atölyesi
çalışmalarına katılanların ürünlerinden oluşan bir sergiyi
1999 yılı sonuna hazırlamayı planlıyoruz. Bu sergiyi cephanelikte,
İzmit'te, İstanbul'da ve Paris'te açmayı düşünüyoruz.
KİTAP: Atölyenin ürünlerinden
oluşan bir kitabın hazırlıklarına başladık. Bu kitap, çocukların
kendi belirledikleri temalarda çektikleri fotoğraflar, fotoğraf
yazıları ve izlenimlerinden oluşacak. Ayrıca bu fotoğraf
projesinin tamamını belgeleyen fotoğraflar da bu kitapta
yer alacak.
DİA GÖSTERİLERİ: Fotoğraf
sanatçıları, fotoğraf ustaları, foto muhabirleri ve gezgin
fotoğrafçıların ürünlerindn oluşan söyleşili dia gösterilerinin
hafta sonlarında atölye katılımcıları ve çadırkent sakinlerine
yönelik gerçekleştirilmesini planlıyoruz.
İLK AŞAMADA KARŞILAŞTIĞIMIZ
BAŞLICA SORUNLAR
BULAMADIĞIMIZ VE BULDUĞUMUZ ÇÖZÜMLER:
İlk bir ay içinde fotoğraf
atölyesiyle 60 çocuk ilişkilendi. Ancak gerek okulların
açılması gerek bazı ailelerin taşınması gerekse kimi çocukların
ilgisini yitirmesi nedeniyle yarı yakın katılımcıyla ilişkiyi
yitirdik.
İlk başta planladığımız günleri
ve saatleri belirlenmiş gruplar yürümedi. Çocukların çalışma
düzeni akış içinde kendiliğinden ortaya çıktı. Bazı katılımcılarla
hemen hergün, bazılarıyla haftada birkaç gün çalışmaya başladık.
Kimi günler atölyede 15-20
çocuk oldu, onları seviyelerine göre gruplayarak içeride
ve dışarıda sınıflar oluşturduk. Karşılaştığımız bu durum
atölye çalışmalarında her gün en az 2 eğitimci bulunması
gerektiğini gösterdi.
Atölyeye hiçbir katılımcının
gelmediği günlerde oldu. Bu durumda, oturup beklemek yerine,
tanıdığımız çocukları tek tek bulup çağırdık.
Tek bir öğrenci gelse bile
çalışmayı ertelemeyip onunla programı yürüttük. Bu iki yöntemin
yararını gördük. Kesintiye uğramayan program derhal kendini
toparlayıp geniş katılıma ulaştı.
Fotoğraf makinalarının çocuklara
verilmesi ve geri dönüşü bir karışıklığa ve aksamaya yol
açtı. Çözümü makinalara isim ve iade tarihi yazılı etiket
yapıştırmak ve bir çizelge hazırlamakta bulduk.
Benzer bir karışıklık çekilem
filmlerin ayrıştırılmasında da yaşandı. Çözümü filmlere,
negatif poşetine ve kontak baskıya DERHAL isim yazmakta
bulduk.
|