Elegidion
Vulpinus
İnsan
Doğası: (human nature) Çeşitli sosyologlar insan doğası
kavramından farklı bağlamlarda söz ederler. Ama en sık görüleni,
insan doğası teriminin, insanın eylemi ve bilincinin altında yattığı
varsayılan öz ve onu gevşek bir biçimde belirleyen karakteristik
özelliklerin tanınmasını içermesidir. Bu öğelerin tam bileşiminin
nasıl olduğu tartışma konusudur. Bazı toplum ve siyaset kuramcıları
–Thomas Hobbes, Charles Darwin (bkz. Darwincilik), Sigmund Freud
ve genelde faydacılar gibi- insan doğasına, herhalde derindeki
biyolojik zorunluluklardan yayılan bencilce ve egoistçe güdüler
yüklemişlerdir. Jean Jacques Rousseau, Karl Marx ve Peter Kropotkin
gibi başka yazarlar da, insan doğasını değişik derecelerdeki işbirliği
ve diğerkamlık eğilimleriyle ilişkilendirmişlerdir. Sosyolojideki,
tipik biçimde Max Weber’in çalışmalarının örneklediği en etkili
perspektife göre, insan doğası, önceden belirlenmiş bir özü yansıtmaktan
çok, insanın tarihinin ve deneyimlerinin sonucudur. Son zamanlardaki
pek çok toplum kuramcısı (Michel Foucault, toplumsal kurmacılar
ve genelde postmodernistler) ise insan doğası nosyonunu baştan
aşağı reddetmiştir.[1]
Enformasyon:
Konya-Afyon karayolunda denetim yapan jandarma, Çetin
Özgür’ün kullandığı 42 Y 0470 plakalı otomobili dün sabah saatlerinde
durdurdu. Özgür’ü aracından indiren jandarma ekiplerinin yaptıkları
arama, tam bir katliamı ortaya çıkardı. Aramada, aracın bagaj
ve arka koltuk bölümünde saklanmış toplam 67 adet tilki ele geçirildi.
Zehirli yem (siyanür) kullanarak tilkileri avlayan Çetin Özgür,
Nezgin Uçar ve Beşir Özgün gözaltına alındı. 20 milyar 100 milyon
lira para cezası kesilen sanıklar, tutuksuz yargılanmak üzere
serbest bırakıldı.[2]
Tilki : (Esk. tük. tilkü'den)
Etçil memeli hayvan. (İlmi adı Vulpes. Köpekgillerden. (Bk. Ansikl)...
- Ansikl. Zool. Tilki güzel postlu
bir hayvandır; özellikle kuyruğu bol tüylüdür...
-
Avc. Tilki avı. Tilki özellikle İngiltere’de ve
Avrupa’nın bazı bölgelerinde kovalama yoluyla avlanır. Bazen,
canlı yakalanan bir tilki aldatmaca olarak kovalayıcı köpeklerin
önüne katılır. Hayvanın saldığı koku çok keskin olduğu için tilki
avı öyle pek önemli derecede avcılık bilgisine ihtiyaç göstermez.
Tilki, gürültücü köpeklerin yardımıyla tüfekle avlanabileceği
gibi geçtiği yere veya inin ağzına yakın pusuya yatılarak da avlanır.
İnin içine kavgacı köpekler salınarak tilki ininden çıkarılıp
tutulabilir. Kloropikrin dumanıyle de delikten çıkmaya zorlanabilir
veya içeride boğulabilir. Tilkileri yok etmek için tuzak da kullanılır;
tuzağın en yaygın şekli kapan kurmaktır; kapana dokunan hayvan
kapanın kıskaçlarına yakalanır. Tilkiler yemle de zehirlenebilir.[3]
Studium:
... Bu fotoğraflar hakkındaki duygularım ortalamadır,
neredeyse belirli bir eğitimden kaynaklanır. Bu tür bir insan
ilgisini anlatacak Fransızca bir sözcük bilmiyorum, ama sanıyorum
böyle bir sözcük Latince’de var: studium[4]...
Punctum:
... sahneden yükselir, bir ok gibi dışarı fırlar, ve
bana saplanır. Bu yarayı, bu diken batmasını, sivri uçlu bir aletle
yapılan bu izi anlatan Latince bir sözcük var: bu sözcük benim
durumuma daha da iyi uyuyor, çünkü hem bu sözcük delme kavramına
gönderme yapıyor, hem de sözünü ettiğim fotoğraflar aslında delinmiş,
hatta bu hassas uçlarla delik deşik olmuşlar; bu izler, bu yaralar,
kesinlikle birer noktadır. O halde ... bu ... öğeye punctum demeliyim...[5]
Eleji:
Mersiye tarzında şiir. Konusu, gönül hicranları, dünya
hüzünleri olan lirik manzume.[6]
Simber Atay
[1] Gordon Marshall, Sosyoloji Sözlüğü, Çev. O. Akınhay, D. Kömürcü, Bilim
ve Sanat Yay., Ankara 1999,
s. 341-342
[2] Fevzi Kızılkaya/DHA, 1 Şubat 2002 Posta Gazetesi, sayfa 11
[3] Meydan Larousse, Cilt 12, Meydan Yayınevi, İstanbul, 1973, s. 164
[4] Roland Barthes, Camera Lucida, Çev. Reha Akçakaya, Altıkırkbeş Yay.,
İstanbul, 1992, s. 34
[6] Ansiklopedik Edebiyat Sözlüğü, Seyit Kemal Karaalioğlu, İnkilap ve Aka,
İstanbul, 1978, s. 205
|