KOLAJ
Sanat yapma kaygısı taşıyan veya kendi yaklaşımları doğrultusunda
içeriğine anlam katmaya / mesaj yüklemeye çalışarak fotoğraf
yapmaya çalışan fotoğrafçıların (özellikle de amatörlerin)
sıkça başvurdukları oldukça etkili yöntemlerden biridir
Kolaj.
Birbirleriyle ilişkisiz gibi görünen , hatta
aykırı gibi duran bazı formları bir araya getirip beklenmedik
bir espri içine sokarak izleyiciyi şaşırtmak , birbirleriyle
iletişim içinde olabilecekken dahi, fiziki veya sosyal koşulların
engellediği olağan birliktelikleri sağlayabilmek veya birtakım
olağan dışılıkları sunabilmek için kolaj yöntemi fotoğrafçılara
geniş olanaklar sağlamaktadır.
Kolaj
yaparken, yapılanın kolaj olduğu anlaşılsın istendiğinde,
teknik olarak çok özel veya özenli bir çabaya gerek kalmayabilir,
Eğer iki ayrı fotoğraftaki (üç, dört veya daha fazla da
olabilir ) görüntü kesilip bir araya taşınarak ( bunlardan
biri fotoğraf iken, diğeri resim, gazete küpuru veya basılı
herhangi bir görüntü olabilir, Hatta doğrudan somut bir
nesne bile sunum sırasında kullanılabilir) üst üste -yan
yana, birbirlerine yapıştırılarak doğrudan sunuluyorsa,
burada çok özel bir çaba, teknik olarak gerekli değildir.
Bununla birlikte, bir araya getirilecek materyallerin seçimi
konusunda elbetteki özel bir çabanın varlığı hissettirilmelidir,
Kolajı yapılan fotoğrafların (ya da diğer nesnelerin) doğrudan
sunumu düşünülmüyor ise, yani yapılan birleştirmenin bir
röprodüksiyonu alınmak suretiyle tek negatifte veya pozitifte
nihai durumu saptanarak , buradan yeni ve tek bir görüntü
sunulmak isteniyorsa, teknik olarak özen gösterilmesi gereken
en önemli aşama röprodüksiyon aşamasıdır, Röprodüksiyon
alınırken (eğer yapay ışık kullanılmıyorsa) çekimi yapılan
kolajlanmış materyallere objektifin paralel tutulması, netlemeye
dikkat edilmesi ve ışığın homojen olması önem kazanmaktadır.
S/B fotoğraflar kendi aralarında kolajlanabilir,
SIB fotoğraflarla Renkli fotoğraflar kolajlanabilir. Renkli
fotoğraflar kendi aralarında kolajlanabilir. Ya da fotoğraf
dışı materyaller fotoğraflarla kolajlanabilir.
S/B fotoğrafların kendi aralarında kolajlanmaları
ve kolaj yapıldıktan sonra elde edilen yeni fotoğrafların
kolaj olduğunun anlaşılmaması yahut kolaj izlenimi vermemesi
istendiğinde; yoğun emek, dikkat ve özen gereklidir.
Bunun ilk aşaması; kuşku yok ki her fotoğrafın
tasarlanması, kurgulanması aşamasıdır. Hatta eskizlerinin
yapılması, buna dair notların tutulması, çekimlerin yapılacağı
koşulların düşünülmesi ve diğer ayrıntıların belirlenmesidir.
Kolajlanacak fotoğrafların çekimlerinde
ince gren (düşük hızlı filmler) kullanmaktan kaçınmak gerekir.
400 asa veya daha yüksek hızda iri grenli filmler kullanılmalıdır.
Çekimler aynı veya benzer ışık koşullarında
gerçekleştirilmelidir. Kapalı homojen gün ışığı koşulları
özellikle amatörler için en elverişli ışık koşullarıdır.
Kullanılan objektif aynı olmalıdır. Bir
fotoğrafta 24 mm. geniş açı bir objektif kullanırken, diğerinde
50 mm. normal bir objektif kullanılmamalıdır. Her ikisinde
de 24 mm. veya 50 mm. objektif kullanılmalıdır. Bu tarz
çalışmalarda 50 mm. normal bir objektif kullanılması isabetli
bir seçim olacaktır. Aksi halde ortaya çıkan nihai fotoğraf
bunun bir kolaj çalışması olduğu konusunda ipuçları verecektir.
Böyle olması özellikle istenebilir veya bir tercih nedeni
olabilir elbetle. Ancak yapılan fotoğrafın kolaj olduğu
izlenimini ortadan kaldırmak için de objektif seçimine dikkat
edilmesi çok önemlidir.
Çekimler sırasında dikkat edilecek en önemli hususlardan
biri de, ayrı ayrı çekimleri yapılacak ve kolajlanacak olan
nesne, mekan veya alanların hep aynı düzlemden çekilmesidir.
Biri göz düzleminden çekilirken, diğeri aşağıdan yukarı
doğru veya yukarıdan aşağı doğru çekilmemelidir.
Çekimler sırasında kısık diyafram kullanılmaya
özen gösterilmelidir. Yüksek hızlı ve iri grenli filmler
kullanılarak çekilen ve kolaj gerçekleştirildikten sonra
yeniden yüksek hızlı bir filmle röprodüksiyonu alınacak
olan bu fotoğraflarda belirgin bir şekilde görüntü kayıpları
oluşacağından, net alan derinliği yeterli olmayan fotoğraflarda
görüntü berraklığındaki kayıplar istenmeyen boyutlara ulaşabilir.
Varsayalım doğa koşullarında çıplak insan
fotoğrafı tasarladınız. Ancak doğa koşullarında insansız
çok rahat fotoğraf çekebiliyorken, sosyal nedenlerle veya
fiziki yetersizlikler nedeniyle doğada çıplak insan fotoğrafları
yapma olanağı bulamadınız. Buna karşın iç mekanda , kapalı
ortamda ( insanın izlendiği-görüldüğü hissine kapılmadığı
koşullarda ) çıplak insan fotoğrafları çekme olanağına sahipsiniz.
Bu noktada kolaj çalışması size oldukça geniş bir hareket
kabiliyeti sağlayacaktır. Yukarıda irdelenen kriterleri
dikkate alarak çıplak insanı iç mekanda, doğal ortamı kendi
koşullarında ayrı ayrı çektikten sonra her ikisinin tasarlanmış
karelerinin baskılarını yapmalısınız.
Çekimleriniz sırasında; aynı düzlemde çekim,
iri grenli film kullanımı, aynı objektifin kullanılması,
homojen ışık koşullarından yararlanılması, kısık diyafram
kullanılması...gibi koşulları unutmamalısınız.
Kolajlanacak fotoğrafların baskılarında,
öncelikle tonlamaların eşit olmasına özen gösterilmelidir.
Birikoyu
bir baskı, diğeri açık bir baskı olursa fotoğrafta kolaj
izlenimi olayca belirebilir. O nedenle baskıların tonlarının
birbirine çok yakın olması şarttır. Baskının mat kartlara
yapılması gerekir. Kullanılacak kartın minimum 3 numara
bir kart olması, 4 -5 numara kartların tercih edilmesi daha
doğru olacaktır.
Yukarıdaki örnekten yola çıkarak ; sözü
edilen doğa fotoğrafının 30x40 baskısını yaptınız. iç mekanda
çekimini yaptığınız çıplak insan fotoğrafının baskısını
yapıp buna yapıştıracaksınız. iık fotoğrafta bulunan nesnelerin
(ağaç-taş-akarsu... vs.) fotoğraftaki hacimleri (büyüklükleri)
dikkate alınarak , çıplak insan fotoğrafı yapıştırılacağı
yere uygun büyüklükte basılmalı ki bu figür, içinde bulunduğu
görüntüdeki diğer nesnelere göre aykırı durmasın, yapay
bir sonuca yol açmasın.
Baskılar da birbirine uygun tonlarda ve
uygun büyüklüklerde yapıldıktan sonra kesip yapıştırma işlemine
geçilecektir. Kesilip yapıştırılacak olan fotoğrafın kesilmesinde
bir bistürü' den yararlanılabilir. Kesilen kenarlarda iz
bırakılmayacak şekilde kesilmeli ve kesme işi tamamlandıktan
sonra kesilen bu bölüm tabanından ayrılmalıdır. (fotoğraf
kartını kenarlarından tırnak ucuyla yokladığınızda kolayca
alt katmanından ayrılabildiğini göreceksiniz). Tabanından
da düzgün bir şekilde ayrılan fotoğraf Japon yapıştırıcı
gibi güçlü bir yapıştırıcı ile diğer fotoğrafa yapıştırılacaktır.
Yapıştırılan yüzeyin pürüzsüz olmasına dikkat edilmeli,
katlanma-kırılma olmamasına özen gösterilmelidir.
Yapıştırma işlemi gerçekleştirildikten sonra,
yapıştırılan fotoğrafın kenarları gereğinde rötuşlaşmak
suretiyle ( siyah çini mürekkep sulandırılarak istenen tonlara
alınabilir ve ince bir fırça kullanılarak rötuş yapılabilir
veya bu amaçla üretilmiş olan Tombo ve diğer markalardaki
rötüş kalemlerinden yararlanılabilir ) iki fotoğraf arasında
belirgin bir iz -çizgi veya ton farkı bırakılmamalıdır.
Hatla bu kalemlerle veya fırça ile fotoğrafa kendi çizgilerinizle
yeni eklemeler yapabilirsiniz. Bir başka figür oluşturabilir,
diğer bir nesneyi çizebilirsiniz. iri grenli filmler ve
sert kartlar yardımıyla bu çizimler fotoğrafın içindeki
doğal nesnelermiş gibi görüneceklerdir.
Son aşamada, yapılan kolaj çalışmasının
röprodüksiyonu alınacaktır. Bu aşamada kullanılacak film
minimum 400 asa olmalıdır. 800 asa veya 1600 asa gibi yüksek
hızlıfilmler de kullanılabilir. Amaç çıkacak yeni görüntünün
bir kolaj uygulaması olduğunun anlaşılmamasıdır. iri grenli
filmler baskı sırasında bu amacın gerçekleştirilmesini önemli
ölçüde kolaylaştırmaktadır. Röprodüksiyonun, homojen ışık
koşullarında ve fotoğraf makinasının objektifi fotoğrafa
tam paralel tutulmak suretiyle gerçekleştirilmesi gerekir.
fotoğrafın net çekilmesine özen gösterilmelidir.
Çekim işlemi gerçekleştirildikten sonra,
film banyosu yapılacaktır. Yeni negatif baskıya hazır hale
gelince, filmin iri grenli yapısından maksimum yararlanabilmek
için minimum 30 x 40 boyutunda baskı yapılmalıdır. Baskıda
kullanılacak kart, mat kart olmalı ve 4 -5 numara kartlar
tercih edilmelidir. Sert kart seçilmesinin nedeni de yüksek
hızlı filmlerin kullanılmasında olduğu gibi, kolaj izlenimini
tamamen ortadan kaldırmak içindir. (fotoğraflar:
Amgalan NATSAGDORJ)
|