METİN İÇİN METİN
18-19-20 Ekim 2002 tarihinde, Ankara’da, bu kentin
fotoğraf sanatçıları derneği AFSAD, 6. Geleneksel Fotoğraf Sempozyumu’nu
düzenledi. Bütün ülkeden, dernek temsilcileri, sanatçılar, akademisyenler,
yazarlar, öğrenciler, hepsi birden olanlar, davete koştular. Neşe
ve coşku içinde, birlikte yenildi, içildi, eğlenildi, ardından
fotomonolitik spekülasyonlara sıra geldi. Tartışmalar ateşlendi,
düşünceler bilmeceye, duyarlılıklar kitsche, toplantı yeri labirente
döndü. Bu kaosu aralamanın bir tek yolu vardı: “Efsanevi yazıtın
enigmatik kaydını” tekrarlamak ve sırrın huzuruna varlığını teslim
etmek!
YAZIT
Ben benim.
Apollon’un öz kardeşi, Helios’un kuzeni olurum. Kairos’un kendisiyim.
Atropos’un sevgilisi, Narkissos’un yoldaşıyım.
Fizik ve kimyadan beslenir, tarih ve coğrafyayı
beslerim.
Filozofların obsessionu, moralistlerin passionu,
estetlerin ütopyasıyım. Bilim adamlarının şanı, tüccarların gururu,
kuramcıların varoluş nedeniyim.
Halkımın efendisi ve hizmetkarıyım. Ben radikal
liberal bilincim. Lütfun ve sefaletin ebedi tanığıyım. Nostaljinin
kaynağı, dekadansın göstergesiyim. Paranoyanın nedeni ve çaresiyim.
Hayatın savaşçısı, ölümün habercisiyim. Mucize
ve sıradan realiteyim. İroni ve eleji benimle temsil edilir. Kimlik
benimle tanımlanır, kimlik krizi benimle yaşanır. Çırakların masum
seçimi, ustaların adanmasıyım.
Ben bakışım. Hakikat benden sorulur. Heran, dünyanın
her yerinde ve evrenin ulaşılabilmiş en uzak noktalarında ajanlarım
benim hükmümü yerine getirirler.
Hatipler, benden bahsederek beni onurlandırırlar.
İdeologlar, sanatçılar, mucitler, kaşifler benimle birlikte, geçmiş
için parthenonlar, gelecek için labirentler inşa ederler.
............
Alfa ve Omega; Omega ve Alfa.
............
EPİLOG
............ Olup biteni seyreden, arka sıralardan
genç bir öğrenci, kendi kendine gülümsedi ve düşündü: “Hay Allah,
bunu niye çözememişler; Homeros, Wells, Borges, Jung Esperantosu
yeterdi!” ama sesini çıkarmadı. Derken fotoğraf çekmeye koyuldu:
Portreler!
Simber Atay
İzmir-Ankara
Ekim 2002
|